kadın sitesi kadınca örgü dantel

Hülya Avşar’a haciz şoku! İmzası taklit edilip banka hesaplarına el konuldu

Banka hesaplarına el konulmasıyla icralık olduğunu anlayan Hülya Avşar, şok üstüne şok yaşadı. Daha önce ödeme emri için tebligat gelmediğini ileri süren Hülya Avşar, olayın daha kapsamlı araştırılmasını istedi.

Tebligat dağıtımı yapan personelin, Avşar’ın kızı Zehra Çilingiroğlu’nun imzasını taklit ederek teslim etmiş olduğunu kanıtlayan belgeler ortaya çıktı.

Ünlü şarkıcı Hülya Avşar’ın banka hesaplarına el konmasıyla icralık olduğunu öğrendi. 600 bin TL’lik borcu olduğunu öğrenen Avşar, kendisine tebligat gelmediğini söyleyerek araştırılmasını istedi. Kayıtlara göre Avşar’ın icra ödeme tebligatının kızı Zehra Çilingiroğlu tarafından imza atılarak teslim alındığı gözüküyordu.

Fakat gerçek çok geçmeden ortaya çıktı. Dağıtım yapan personelin tebligatı kendisinin imzaladığı ortaya çıktı. Sabah’tan Deniz Yusufoğlu’nun haberine göre Hülya Avşar, dağıtımı yapan kamu görevlisi hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede Hülya Avşar ve Zehra Çilingiroğlu müşteki, kamu çalışanı İ.K. ise sanık olarak yer aldı.

İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya sanık İ.K., katılırken Hülya Avşar ve kızı Zehra Çilingiroğlu’nu avukatı temsil etti. Sanık İ.K. savunmasında, dağıtım yapan taşeron firmadan girdiğini belirterek “Tebligat dağıtımı konusunda bize herhangi bir bilgi verilmedi. Ben işe girerken sadece kargo dağıtacağımı düşünmüştüm. Ancak işe başlayınca bunun böyle olmadığını gördüm. Ben Hülya Avşar’a daha önce de tebligat yapmıştım. Hatta bir keresinde almadığı için tebligatı muhtara bırakmıştım” dedi.

‘TELAŞTAN İMZASINI ALAMADIM’
Olay tarihinde Avşar’ın adrese gittiğini, sitenin güvenlik personelinin haber verdiğini söyleyen İ.K., “Hülya Hanım’ın olmadığını, kızı Zehra Çilingiroğlu’nun evde olduğunu söylediler. Bunun üzerine icra tebligatı olduğu için tebligatı kızına yapabileceğimi bildiğimden evine doğru gittim. Yanlış hatırlamıyorsam asansör inişinde Zehra Çilingiroğlu ile karşılaştım. Acelesi olduğundan bahsediyordu. Ben tebligatı ona verdim. Bunu çok net hatırlıyorum. Telaştan imzasını almadım. Daha doğrusu almayı unuttum. Dağıtım yapan imzasız tebligat parçası sisteme giriş yapılamadığı için ve tebligatı bizzat Zehra Çilingiroğlu’na verdiğimden bir şey olmaz düşüncesiyle imzayı ben attım. Suç işleme kastım bulunmamaktadır. Suç olduğunu bilsem yapmazdım. Kötü niyetim yoktu” diyerek beraatını talep etti.

BİLİRKİŞİ RAPORU
Bilirkişi raporunda isim ve imzanın Zehra Çilingiroğlu’na ait olmadığı tamamıyla sanık İ.K.’nın elinden olduğu tespit edildi.

AVUKAT GÖRÜŞLERİ GERÇEKLEŞTİ
Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık İ.K. hakkında “Resmi belgede sahtecilik” suçundan 2 yıl ceza verdi. İndirim uygulayan heyet, cezayı 1 yıl 8 aya düşürdü. Mahkeme, sanığın daha öncesinden hakkında herhangi bir mahkûmiyet kararı bulunmaması ve sabıkasını olmaması sebebiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.

AVUKAT GÖRÜŞLERİ ‘MERNİS ADRESLERİNİ GÜNCEL TUTUN’
Avukat Alper Kutluer: “Vatandaşların mernis adreslerini güncel tutmaları, bina görevlisi ya da evlerinde beraber yaşadıkları insanları bir tebligat gelirse kendilerini haberdar etmeleri konusunda uyarmalılar. Bu olaydaki gibi posta memurunun kasten usulsüzlük yaptığı bir işlemde vatandaşın icra takibinde daha erken haberdar olması ve zararı büyümeden hızlıca hukuki ve cezai takip yapması daha kolay olacaktır.”

‘İCRA HUKUK MAHKEMESİNE İTİRAZ YAPILABİLİR’
Avukat Iyaz Çimen: “Resmi belgede başkasının yerine imza atma suçu kanunda ‘Resmi belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren kişi’ olarak açıklanmıştır. Vatandaşlar imza için İcra Hukuk Mahkemesine itiraz edebilir, resmi belge sahtecilik suçundan dolayı suç duyurusunda bulunulabilirler.”

‘E-DEVLETTEN KONTROL ETMELİLER’
Avukat Candaş Gürol: “Vatandaşlarımız e-devlet üzerinden sorgu yaparak haklarında herhangi bir icra veya dava olup olmadığını kontrol etmeliler. Ayrıca ikametlerinin kayıtlı olduğu muhtarlıklarla iletişimde kalmalarında fayda var. İmzanın sahte olduğuna dair itiraz süreleri hukukumuzda son derece kısa. Bu sürenin dışına çıkıldığı taktirde menfi tespit davası açmak gerekiyor. Vatandaşların E-devlet üzerinden sorgu yapması en kesin çözümdür.”

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.